Pazarkaya Sözlüğü
Aamak uşak : Aklı ermeyen çocuk anlamında
Abu : Abla
Alaflamak : Yemlemek
Amet : Ahmet
Amır : Hamur
Anay : İki katlı ev
Antari : Gömlek
Araba aydamak : Araba kullanmak
As evi : İç içe iki odanın biri
Avruz : Lazımlık
Avul : Duvar
Ayak yolu : Tuvalet
Ayyaşa leeen valla : Bravo, çok iyi
Babı : Bulgaristanda gavur kadınlarına söylenirmiş
Badi : Kaz
Bakır : Kova
Bıcı : Kazın yavrusu
Bılaşık ilacı : Bulaşık deterjanı
Bızaa : Buzağı
Bilazer : Kardeş, arkadaş
Biraneveli : Bir an önce
Boğazlı olmak : İştahı yerinde
Bostan : Karpuz
Böber papullamak : Biber közlemek
Bööre : Behra
Böyüke : Nine (bu genellikle yeni mahallede kullanılıyor)
Buba : Baba
Ceran : Elektrik
Cıbır : Tahta bidon
Çanga : Ufak bakır kap.
Çendele : Peynirin süzüldüğü bez.
Çeşind : Çeşit
Çiti bakırı : Yoğurt kapları
Çövmek : Oynamak, zıplamak
Çüvmek : Üzerine atlamak
Daaya cikmis : Dağa çıkmış
Dam : ineklerin durduğu yer, ahır
Domatis : domates
Don : şalvar
Emmeten : Tamamen, iyice, herşeyiyle birlikte
Enikunu : Gerçekten, esaslı
Enser : Çivi
Epten aykırı giderisin : Zorluk çıkarıyorsun
Ev sıvamak : Badana, boya
Evecik : Aceleci-herşeyi çabuk yapmak
Fasle çakılı : Taze fasulye
Fatme : Fatma
Ferece : Palto
Fıta : Annelerimizin mutfakta takındığı önlük.
Fıydırmak : Atmak
Fistan : Elbise
Galete : Domates
Gocuk : Uzun ceket, palto
Godik : Küçük çocuk
Gömlek : Gömlek
Göscük : Bir şeyler koymak için kullanılan duvardaki oyuk bir nevi dolap
Gugucuk : Kumru
Gurnık : Pecka odası
Guve : Damat
Güneşik : Çekirdek
Halatlama : Acele etme
Hamur teknesi : Hamur yoğrulan kap
Haskes : Haşhaş
Haydamak : Araba sürmek
Hela : Tuvalet
Hoşaf : Komposto
Huppirem mari kızanım : Vay be anlamıda kulanılırmış yeni mahallede
Irıplan : Uçak
Ismal : İsmail
Iştınma : Sus, sesini çıkarma
Iştınmak : Seslenmek
Iştır aşı : Ispanak yemeği
İçlik : Kollu iç fanilası
İğser : Çivi
İlazım : Lazım
İlen : Leğen)
İnge : Yenge
İrecep : Recep
İşkillendim : Şüphelendim
İşmik : Eşimik
Kana : Sürahi
Kankilmek : Yanlamak,bi iş sonucunda yorgun düşmek
Kapıyı yakıştır : Kapıyı kapat
Kara su : Kola
Katik,katık : sütün kaymağı
Katyen : Kesinlikle gibi bişey heralde
Kayış : Pantalon kemerı anlaminda
Kersen : Ekmek
Kezlemek : Nişan almak
Kıra gideez : Tarlaya gidiyoruz
Kızanım : Çocuğum
Kotka : El arabası
Kopaleş : Çocuk demek (rahmetli babannemin sözü)
Kosa : Orak
Kotere : Buzağı ve kuzuların durduğu yer.
Kotka : El arabası
Tokat: : Avlu kapısı
Kumbayna : Biçerdöver
Kupa : Çay bardağı
Kurna : Musluk
Lastik : Ayağa giyilen plastik ayakkabı
Macın : Pekmez.
Magak : Baston
Maleye gitmek : Komsu ziyareti
Mamil : Bol samanlı çamur
Manav : Tuzlukçulu veya Ortaköylü
Mari : Bulgaristanda kızlara söylenirmiş diye biliyorum yanlışsa düzeltin lütfen
Maşinka : Saç Soba
Maşrapa : Su kabı
Mator : Traktör
Mayış : Maaş
Nokra : Sert Simalı
Suvan : Soğan
Memişane : Tuvalet
Mınalamak : Beğenmemek(yemeği mınalama)
Mıymıntı : Eli ağır,işi yavaş yavaş yapan kişidir
Mintan : Gömlek
Mirem : Meryem
Muhliye : Patlıcan, börülce
Naapme sıvaşesiniz : Ne yapmaya çalışıyorsunuz
Nacak : Balta
Namazla : Seccade
Nankere : Bos yere anlamında
Naştarapa : Bardak
Neste : Bu kelimenin anlamı geniş, yeni mahalledeki 50 li göçmenler bu kelimeyi nest ettim , nest oldum diye kullanırlarmış.sonraları eski mahalledekiler yeni mahalledekilere neste demeye başlamış anlamı bu.
Nole : Ne oluyor
Oda : Genelde yabancı erkek misafirlerin kaldığı ,evin bulunduğu yerden uzak tokat kapisina yakin olan oda.
Okla : Oklava
Öcere : Çekmece
Pala : Kilim
Pança : Avuç içi,avuçlamak
Papinlemek : Çuvallamak, saçmalamak, bir işi yapamak ve yarıda bırakmak
Patatis : Patates
Pate : Patates
Paysınmak : Rahat bırakmamak, bulaşmak
Pazı : Yufka
Peçka : Topraktan yapılan soba
Pekısla : Çok iyi
Pelik : Saç Örgüsü
Peşkir : Havlu
Piğnir : Peynir
Piypi : Hindi
Porta : Büyük kapı
Putret : Resim fotoğraf
Sade yağ : Tere yağ
Safa : Bardak
Sala : Saliha
Sali : Salih
Sefte : İlk defa
Kupa : Bardak
Terlik : Patik
Salmak : Havlamak
Sarı su : Fanta
Savışmak : Kaçmak ortadan kaybolmak
Saya : Hayvan barınağı, Koyun ağılı
Seçemem : Göremiyorum
Sergen : Raf
Seslemek : Dinlemek
Sıbıtmak : Fırlatıp atmak
Sini : tepsi
Sundurma : Veranda
Susa : Ana yol
Susak : Su kabağından yapılmış su doldurmak için kap.
Suvaci : Su taşıma aracı
Sündük : Ağır kimseye denirmiş
Sünter : Kuş vurma lastiği
Süraç bezi : Bulaşık bezi
Şaplak : Sinek vurmaya yarayan alet
Şarpa : Eşarp
Şavımak : Parlamak
Şeer : Şehir
Şepit : Yufka
Taliga : El arabası tarzında, o şekil küçük basit araçların hepsi
Tan : Tahin
Taraşlamak : Ortalığı dağıtırcasına bir şeyler aramak
Te bööle taa iyi : Böyle daha uygun
Tete : Teyze
Tiken: : Diken
Tize : teyze
Tokat : Bahçe kapısı
İlen : Leğen
Toros : Otobüs (bizim zamanımızda büyüklerimiz kullanırdı)
Tuyanlamak : Şişmanlamak
Uğratmak : Kovmak
Usturup : Düzgün (usturuplu dur)
Usullacık : Yavaşça ses etmeden
Uşak : Çocuk
Uyuntu : Uyuşuk, tembel
Uyvasık : Uyuşuk tembel manasında kullanılıyor
Ümük : Boğaz
Ümüzlenmek : Ümitlenmek
Ürke : Rukiye
Velespit : Bisiklet
Yalak : Tavukların su içtiği oluk
Yatık : Küçük tahta fıçı (tarlaya içme suyu götürdüğümüz biraz yassıca kap)
Yavuklu : Sevgili
Yemeni : Ayakkabı
Yıbrık : İbrik
Yüznumara : Tuvalet
Ziinep : Zeynep